Lilypie Trying to Conceive Event tickers

2 Ekim 2010 Cumartesi

Makale Özeti:Social Learning of Moral Judgments

Bu makalede, A.Bandura, Cowen, Langer, Heavenrich ve Nathanson’ ın, model alma davranışının genellenmiş ve süregelen moral-ahlak yargıları üzerinde etkili olduğunu ifade eden çalışmalarının sonuçları incelenmektedir. Ayrıca sosyal öğrenme kuramının olası kusurları da deneysel ve kavramsal olarak sorgulanmıştır.
1963 yılında Bandura ve McDonald, model alma davranışının etkilerini araştırmak için, model ve katılımcıların farklı uyarıcılara tabi tutulduğu, daha sonra başka bir deneysel ortamda yeni bir uyarıcıya karşı model olmaksızın katılımcıların tepkilerinin kaydedildiği bir paradigmadan yararlanmışlardır. Katılımcılar, modellenen örneğin karar verme-yargılama prensiplerinin yansıdığı davranışlardan çıkarım yaparak, yeni bir durumda, modelin karakter biçiminde uyarana tepki vermişlerdir.
Bu çalışmanın bir diğer amacı ise, Piaget’nin kuramında kavramsal yargıları yansıttığı düşünülen, birbiri ardına gelen aka moral-ahlaki gelişim evresinin, manalı bir şekilde sosyal öğrenmenin değişkenleriyle değişip değişmediği ile ilgili bir sonuç elde etmekti.
Sonuçlar gösterdi ki, çocukları ahlaki yargıları çocukların baskın yönelimlerinin tersine ifade eden yetişkin modellere maruz bırakmak, onların yargılama davranışlarını sosyal etki altında değiştirmelerinde etkilidir.
Cowan, Langer, Heavenrich ve Nathanson, bu çalışmayı bazı prosedür değişiklikleri yaparak kısmi olarak tekrarlamışlardır. Diğer çalışmayla tutarlı olarak, model alma davranışının ahlaki yargıları belirlemekte önemli bir yeri olduğunu bulmuşlardır. Bununla beraber Cowan ve arkadaşları, bu sonuçların sosyal öğrenme kuramı ile ilgili yorumsal problemler ortaya çıkardığını ileri sürmüşlerdir.
Piaget’ye göre ahlaki yargılar sabit bir gelişimsel zinciri takip eder. İlk evre olan tarafsız sorumlulukta (objective responsibility), çocuklar sapkın hareketlerin ciddiyetini fiziksel hasarlara göre yargılarken, ikinci evre olan taraflı sorumlulukta (subjective responsibility) çocuklar yargılamayı, fiziksel sonuçlardan çok, temsilci olan modelin niyetine göre yapmışlardır. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri şudur: bir evreden diğerine geçiş kademeli ve zamanla gelişen bir olay değildir ve aniden yaşanır. Çocuklar gelişimsel geçişleri farklı yaşlarda yapabilir ve yapılan çalışmalarla bu görüş desteklenmiştir.
Cowan ve arkadaşlarının bulgularına göre yargılamayı öğrenmenin derecesi ve açıklamaları, taraflı ve tarafsız evre çocukları için farklıdır. Bu görüş doğru olabilir ancak bu bilgiler ve yorumlar, güvenilir farklar ifade eden istatistiksel testler yapılmadan önce kullanılmamalıdır.
Sosyal öğrenmenin insanın işleyişiyle ilgili yorumu, insanın cevap verme yöneliminde olduğudur. Bu cevap; sosyal, duygusal ya da kavramsal olabilir ve kısmen dış uyarıcıların kontrolü altındadır.
Cowan ve meslektaşları, sosyal öğrenme kuramının kazanılmış ahlak yargılamalarına olan etkisini sorgulamıştır; çünkü çocuklar bir modeli doğrudan kopyalayamazlar.
Cowan ve arkadaşları model alma davranışının, ahlaki yargıların öğrenilmesinde yeterli olmadıkları sonucuna varmışlardır; çünkü ebeveynlerin sapkın davranışlarının, sadece sonuçlara göre değerlendirilmeleri olası değildir, bu davranış çoğunlukla küçük yaşlarda gösterilir. Eğer böyle yapıyorlarsa çocukların sonradan nasıl olup da niyetleri ön plana alarak yargılama yapmayı öğrendiklerini açıklamak zor olacaktır.
Sosyal öğrenme durumunda artık ebeveynler, ahlaki yargılamalar ve davranışlarda temel kaynak olarak gösterilmemektedir.
Her iki çalışmanın sonuçları tutarlı bir şekilde gösteriyor ki, ahlaki yargılamalar oldukça değişkendir. Ayrıca Piaget’nin kuramında yer bulmayan yargılamayı koşullara bağlı olarak düzenleme davranışı, model alma davranışından fazlasıyla etkilenir. Bu tür koşula bağlı düzenlemeler günlük yaşamda sıkça rastlanabilen, önemli davranışlardır.


Social Learning of Moral Judgments,Albert Bandura,Journal of Personality and Social Psychology,1969, Vol.11,No-3,275-279

Makaleyi İngilizce'den tercüme eden ve özetleyen: Sümeyra Tayfur

Hiç yorum yok: