Lilypie Trying to Conceive Event tickers

24 Kasım 2010 Çarşamba

Makale Özeti: KAREN HORNEY’ nin PSİKOTERAPİ SİSTEMİNİN DAVRANIŞSAL AÇIDAN YORUMLANMASI

Bu makalenin amacı Karen Horney ’nin davranış bozukluklarına ilişkin kavramlarını ve psikoterapi yöntemini davranışsal açıdan yorumlamaktır. Yazar bu yorumlamayı 5 ana faktör üzerinden açıklayarak yapmıştır. Bu faktörler sırasıyla; davranışın oluşumu ve davranış bozuklukları, psikopatolojistin ideali, davranışsal değişimlerin prensipleri, davranışsal değişimlerin genelleştirilmesi ve davranışsal değişimlerin değerlendirilmesidir.
İlk faktör üzerinden değerlendirdiğimizde Karen Horney ’nin davranışın oluşumunda ve gelişiminde biyolojik ve yapısal faktörleri reddettiğini, bunun aksine davranışların kültür, sosyal çevre ve kişiler arası iletişim tarafından şekillendiğini savunmuştur. Davranışın oluşumunda nevrotiklerde ve normal bireylerde iki temel güdü vardır. Bunlardan biri doyum güdüsü; diğeri güvenlik güdüsüdür. Doyum güdüsünün fizyolojik mi yoksa sonradan mı elde edildiği konusunda kesin ve açık bir görüş bildirmeyen Horney, güvenlik güdüsünün bir “kaçınma” güdüsü olduğunu, kaygıyı azalttığını ve bu güdüyü gerçekleştirmenin “öğrenilmiş” bir davranış olduğunu ifade etmiştir. Ona göre nevrozun çekirdeğinde kaygı vardır. Kaygıya yol açan etken ise çocukta güvensizlik hissi yaratan çevresel faktörlerdir (çocuğun kişisel ihtiyaçlarına saygı ve ilgi göstermeme, aşırı korumacı davranma, baskıcı davranma vb.). Çocuk ve ebeveyni arasındaki sağlıksız ilişki ve olumsuz çevresel faktörler çocukta nevroza yol açacak düşmanlık duygusu ve kaygı yaratır. Bu kaygıyı azaltmak ve güven duygusuna ulaşmak için kişi bazı savunma mekanizmaları (first-order defences) ve nevrotik tutumlar geliştirir. Eğer bu savunmalar ve tutumlar işe yaramaz sonuçlar doğurursa kişinin gelişimini engelleyebilir. Bu şekilde elde edilen “güven” güvenilmezdir. Çünkü kişiyi daha ileriki savunma mekanizmalarına (second-order defences ) sevk eder ve yeni kaygılara yol açar. Kişi bu kaygıya karşı; insanlara doğru yönelmek, insanlara karşı hareket etmek ve insanlardan uzaklaşmak olmak üzere 3 temel tutum geliştirir. Bu tutumların Horney’nin deyimiyle trendlerin hepsi normal insanlarda da nevrotik insanlarda da bulunur. Fakat, normal insanlarda üçü birden sağlıklı ve dengeli bir şekilde entegre olmuş halde görülürken, nevrotiklerde iki tutum bastırılmış diğer bir tutum ise dominant şekilde görülür. Diğer ikisinin bastırılması da kişide ayrıca kaygı yarattığı için bu kez de bununla başa çıkmak için second-order savunma mekanizmaları geliştirir. Bu defanslara örnek olarak bastırma, ayrılma, yüceltilmiş imaj ve dışsallaştırma tutumlarından bahsedilmiştir. Buna göre temel karakter yapısı kaygı azaltma ve güven sağlama çabasında ortaya çıkar.
Horney’ ye göre nevrotik kişiye kazandırılması gereken 4 temel davranış vardır ve dolayısıyla 4 temel terapötik hedef bulunmaktadır. Bunlar sorumluluk kazandırma, içsel bağımsızlık, kendiliğinden oluş hissi (tüm duyguların farkında olma )kazandırmak, samimiyete teşvik etmektir. Horney kendini gerçekleştirmeyi (self-realizaton) terapinin mutlak amacı olarak görmüştür.
Davranışsal değişimlerin ilkelerinde Horney, davranışın değişmesinin sosyal ilişkileri de değiştireceğini ileri sürmüştür.
Freud’un aksine Horney davranışın çocukluk deneyimlerinden bağımsız olduğunu savunur. Danışan-terapist ilişkisine önem verir çünkü bu ilişki terapiste danışanın sosyal ilişkileri hakkında bilgi verir.
Karen Horney’ ye göre davranışsal değişimleri değerlendirirken izlenmesi gereken yöntem danışanın terapi öncesi ve terapi sonrası yorumlarını karşılaştırmak ve bu karşılaştırma yukarıda bahsedilen 4 temel terapötik amaç çerçevesinde değerlendirilmelidir.


Makaleyi İngilizce'den tercüme eden ve özetleyen:Melike Alp

Hiç yorum yok: