Lilypie Trying to Conceive Event tickers

24 Kasım 2010 Çarşamba

Makale Özeti: KENDİNİ DÖNÜŞTÜRME

Sufizme göre insanlar bedene bürünmüş ruhlardır, özü ise sevgi, hikmet ve coşkudur. Ancak manevi doğamızın bu özüne ters olarak sık sık kafamız karışır, depresyona gireriz, sürekli geçmişi hatırlar tecrübelerimize dayalı çıkarımlar yaparız. Etrafımızdaki kişileri incitiriz ve düşmanımızmışlar gibi davranır sonrada yaptıklarımıza gerekçe bulmak için uğraşırız. Yaşamımızın kontrolünün elimizde olduğunu sanarız ve her şey kontrolümüzde olun isteriz. Hep en iyisi olup, en güzel sahip olmak isteriz. İstediğimiz gibi olmayan durumlarda öfkeleniriz. Başkalarının başarısına içten sevinemeyiz. Dışarıdan çok kendimizden eminmiş gibi görünmekle beraber; korkularımız, huzursuzluklarımız vardır. Güvesizlik ve yetersizlik duygusu sarar benliğimizi. Kısacası benlik tüm bu ve bunun gibi olumsuzlukların etkisi altında kalır çoğu zaman.
Sufiler benliğin yedi aşaması olduğunu yukarıda bahsedilen özelliklerin negatif egodan kaynaklı olduğunu söylerler. Negatif egonunsa en yoğun olduğu yer benliğin ilk basamağı olan nefs-i emaredir. Freud’un id tanımıyla aynı anlama karşılık gelir. Burada, negatif özeliklerin ve alışkanlıkların kötü olduğunu kişi kabul etmez, onların esiri olur. İkinci basamak Nef-I levvamedir. Kişi değişme yeteneğine sahip değildir ama benmerkezciliğin olumsuz etkilerini anlamaya başlamıştır. Kötü davranışları iğrenç gelmeye başlamıştır. Üçüncü kademe Nefs-I Mülhime’dir. Manevi faaliyetlerden gerçekten zevk almaya başlanır. Yaratana ve yaratılanlara gerçek sevgi hissetmeye başlar. Dördüncü aşama Nefs-I Mutmaine’dir. Allaha güvenmek, iyi amaller, manevi zevk, ibadet, şükür ve rıza bulunur. Egonun belli başlı özellikleri dizginlenmiştir. Beşinci kademe Nefs-I Raziyedir. En acı şeylere bile Allah’tan geldiği için tatlı gelmeye başlar ve razı olunur. Altıncı derece Nefs-I Marziye, burada maddi manevi arzularımız arasında ayrılık kalmamıştır. Bütün hareket gücünün Allah (c.c.)’ tan geldiği, kendi başına hiç bir şey yapamayacağımızı idrak ederiz. Son basamak Nefs-I Safiyedir ve bu basamağa ulaşan çok az kişi bulunmaktadır kibunlar da benliğini tamamen aşmıştır. Artık geride ego ya da benlik kalmamıştır yalnızca Allah (c.c.)’a kavuşma vardır.
Sufilere göre kişi nefsi emarenin farkına varıp onu dönüştürmeye çalışmalıdır ki özüne dönsün. Bunu yapmak için ise her basamağa denk gelen ilahi isimlerin tekrarı ve anlamları üzerine tefekkür edilmeli ki her aşamadaki nefsin hastalıkları tedavi edilsin. Ayrıca insanın içinde olan bu şeytani düşünceler, günlük tutarak ve tövbe edilerek kişiye sorgulattırılır. Aslında tasavvuf, zalim nefsin yani nefs-i emarenin anlaşılması ve dönüştürülmesi için nefs muhasebesi, öz- disiplin ve başkalarında kendini görme gibi güçlü ve etkili araçlar sağlar.

Makaleyi Özetleyen: Fatma Yıldız

Hiç yorum yok: