Heinz Kohut, bir analistin hastaya ayna olabilecek kişi olması gerektiğini ve hastanın çocukken idealleştiremediği benlik nesnesinin yerine geçmesi gerektiğini söylemiştir. O, Analistlerin benlik nesne aktarımını kurmaları ve devam ettirmeleri gerektiğini vurgulamıştır. Kontr-tranferansı analistlerin narsisizm gerilimlerini nasıl kontrol etmeleri gerektiğini Kohut şöyle açıklamıştır; terapist, kendi duygularını organize etmek için hastaya empatik bir şekilde cevap vermeli ve analitik süreci karakterize etmelidir. Kohut, analistin kendi sorunlarına odaklanması gerektiğini söylerken, benlik nesnesinde tedavi şeklikişinin benlik nesne parçalanmasına odaklanmasına rağmen, terapist parçalanmış benliğini yönetmek için hastasına tavsiyelerde bulunur ve ona odaklanır. Bu yaklaşımdaki problem, terapistlerin hastanın narsistik gerilimine odaklanması, kendi benlik parçasına ise odaklanmamasıdır. Bu düşünce Kohut’un narsistik gerilimin nasıl çözümlenmesi gerektiği hakkındaki yorumlarının dışında kalmıştır.
Benlik nesnesinde analitik süreçte terapistlerin narsistik gerilimleri ve günlük stresleri nasıl yönetmesi gerektiği açıklanmıştır. Kohut analistin hem kendine odaklanması hem de hastasına odaklanması gerektiğini söylerken diğer benlik nesnesine katkıda bulunan insanlar, bu gerilimin bilinçdışı narsistik gerilimin olduğunu ve de bunun analitik süreci etkileyeceğini söyler.
Knoblauch, kendi deneyiminden yola çıkarak kendi içindeki gerilimle ( bazen bilinçli, bazen bilinçsiz) ve analiz edilen kişi arasında etkileşime odaklanıp bunları bütünleştirdiğini söylemiştir. Narsistik gerilim belirsizlikten çıkar ve yazar analitik süreçte hem kendinin hem de hastanın deneyimlerindeki ritmik etkileşime odaklanıyor. Yazara göre Kohut’u dinlemek, terapistin kendi öznel süreçleri ve onun hasta ile gömülü olan özneler arası süreçlerin farkındalığını geliştirmesine yardımcı olur. Kohut, etkili tedavi için engeller koymuş ve tedaviye birçok açıdan katkıda bulunmuştur.
Reference
Knoblauch, S. H. (2008). Attentıon to the analyst’s subjectıvıty
from Kohut to now International Journal of Psychoanalytic Self Psychology, 3: 237-239
Makaleyi özetleyen: Betül Demirtaş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder