Birçok biyo-psiko-sosyal faktör Şizofreni etiyolojisine katkıda bulunur. Genler, -nörotransmitter vb. gibi biyolojik faktörler- çeşitli çalışmalarda incelenmiştir. Diğer çalışmalarda araştırmacılar, ebeveyn davranışları, ilk yaşam deneyimleri ve diğerleri gibi hastalığa katkıda bulunan sosyal faktörler üzerinde odaklanmıştır. Alfred Adler tarafından önerilen aile konstelasyon teorisinin ortaya çıkmasından bu yana birçok çalışma depresyon, obsesif-kompulsif bozukluk ve şizofreni gibi psikiyatrik bozukluklar ile onu ilişkilendiren doğum sırası konusu üzerinde yapılmıştır. Bu çalışma da, şizofrenide doğum sırası riski ve bu esnada aile tipi ve bu riski etkileyen hizmet alanını araştırmayı amaçlamıştır. Biz hala geniş bir aile sistemine sahibiz ve aileler çekirdek olsalar bile bütünlük yüksek düzeydedir. Bu aynı şekilde, batı ailelerindeki ilk doğumları etkisiz kılabilir ve onların çalışmalarında bulduğumuz bulguları destekleyebilir. Geniş ailelerdeki ilk doğan şizofreni hastaları örneklemimizden ortaya çıkan başka bir faktör ışığında aynı bulguya bakarsak, istatistiksel olarak anlamlı olmasa da, ilk doğanların en az etkilenmekte ve son doğanların ise azami risk altında olduğunu gösteriyor. Şizofreni hastalarıyla yapılan bu çalışmada; genel olarak, hastalığın dağılımı toplumun her sınıfında tüm doğum sıralamaları arasında aynıdır.
Referans:
Ansari,M.A., Rahman.R.,Siddiqui,A.A.,& Zaidi,S.Z.H.(2010). Association of Order of Birth with Schizophrenia. Pakistan Journal of Medical Science.26,1:49-53.
Makaleyi özetleyen: Melek Dökmetaş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder