Lilypie Trying to Conceive Event tickers

30 Aralık 2010 Perşembe

Makale Özeti: ENTERING THE NEW MILLENIUM: IS INDIVIDUAL PSYCHOLOGY STILL RELEVANT?

Bu makale de Bireysel psikolojinin geçmiş ve bugün ile ne kadar benzer ve uyumlu olup olmadığı geçmişten süregelen ve günümüzdeki popüler psikoterapilerle benzerliklerini, çok kültürlü toplumlara uygulanabilirliği araştırılmıştır.Prochoska ve Norcross(1994), 75 uzman ve onların yorumlarını ele alan çalışmalarıyla sonuçlara ulaşılmıştır.
Bireysel terapi bilişsel, psikodinamik ve sistemik psikoterapiler ile benzerlik gösterir.
Adler’in Bireysel psikoterapi yaklaşımları ile bilişsel davranışçı (Cognitive-Behavioral) terapi arasında birçok benzerlik ve uyum vardır. İkisi de bireyde o güne kadar var olan yanlış ve var ise ulaşılması imkansız hedefleri, yanlış duygu ve düşünce tarzlarını tespit edip onları kabul edilebilir doğrular ile değiştirmeyi bireyin ulaşılabilir hedefler koymasını amaçlar.
Sistemik (Systemic) terapi ile Adleryan terapinin arasındaki benzerlik ise iki sistemli yaklaşımında aileyi psikoterapiye dahil edip önem vermesine dayanır. Bireyi ilk sosyal çevresi olan ailesinden ayrı ele almayıp ailenin de önemini kabul eder ve gerekli olduğu durumlar da aileyi de psikoterapiye dahil eder.
Bireysel terapi ile günümüzde var olan postmodern yaklaşımları karşılaştırdığımızda ise bir çok benzerlik olduğunu görülmüştür.Bunlardan ilki olan Yapıcı (Constructivist) terapi ile bireysel psikoterapi arasında kişilik kavramına bakış açılarının benzerlik gösterdiği söylenebilir.Her ikisi de bireylerin kendi kişiliklerini kendilerinin oluşturduğunu söyler.Bireyin dünya ve sosyal çevresini algılayabildiği ve yorumlayabildiği ölçüde kişiliklerinin oluştuğunu savunurlar.
Günümüzde var olan diğer popüler yaklaşımlardan biri olan çözüm odaklı (Soluation-Focused Brief ) terapi ile Adleryan terapi arasındaki benzerlik ise ikisinde de hastayı cesaretlendirme tekniğinin kullanılmasıdır. Adleryan terapi cesaretsizliğin bireyi fonksiyondan alıkoyan temel durum olduğuna inanır. Bundan dolayı teşhis ve yorumlamanın tamamı göze alındığında sadece zayıf ve hatalı tarafları değil danışanın olumlu özelliklerinin de olması oldukça önemlidir; böylece danışan cesaretlendirilmeye çalışılır.Cesaretlendirme Adleryan terapinin ayırıcı özelliklerindendir ve çözüm odaklı terapi de bu yöntemi kullanmaktadır.
Milenyum çağının en büyük özelliklerinden biri de çok kültürlü toplumların var olduğu bir çağ olmasıdır. Bireysel terapinin ise bu noktada en büyük artısı sosyal eşitliğe dayanması ve gücünü toplumdan alması olmuştur.Adler bireyi ele alırken onu sosyal çevresi ile ele aldığı ve sosyal çevresiyle birlikte değerlendirdiği için günümüze kadar yerini korumuştur.

Referans:
Watts, R.E. (2000). Entering of New Millennium: Is Individual Psychology Still Relevant? The Journal of Individual Psychology, 56, 21-30.

Makaleyi özetleyen: Zeynep Acar

Hiç yorum yok: