Lilypie Trying to Conceive Event tickers

27 Aralık 2010 Pazartesi

Makale Özeti: Cognitive and Somatic Aspects of Depression among a Rehabilitation Sample: Reliability and Validity of SCL-90-R Research Subscales

SCL–90-R alt ölçeklerini bilişsel ve somatik maddeleri belirlemek için örneklendi kronik ağrı yaşayanlar hastalar üzerinde geçerliliği ve güvenilirliği hakkında bilgimiz bulunmamaktadır. Bu araştırma iç tutarlılığı belirlemek, benzer ölçümler için kullanılabilecek standart klinik ölçek geçerliliğini değerlendirmek, ileriki aşamalarda maddelerin yeni acıya karşı tepkilerini ve rehabilitasyon merkezindeki hastaların tipik davranışlarını denetlemek amacı ile yapılmıştır. Araştırmaya 78 kronik hasta, 52 omurilik incinmesi olan hasta ve 145 fakülte öğrencisi katılmıştır.
Psikolojik testler örneğin MMPI veya SCL–90-R genellikle hastaların ağrı değerlendirmelerinde kullanılıyor, bu da bize genel depresyon ölçümünü sağlıyor. Aynı zamanda ölçek bilişsel ve somatik belirtilerini yansıtıyor. Hastaların ağrısı yüksek depresyon sonuçlarını ağırlıklı olarak destelemekte psikopatojisindeki somatik belirtileri olduğu halde psikolojik sıkıntıyı inkâr edebilirler.
Araştırmacılar ilk olarak, bilişsel ve somatik maddelerini "bilişsel-somatik anksiyete anketi" ile kronik ağrılı hastalar, akıl sağlığı uzmanları ve fakülte öğrencileri üzerinde karşılaştırmışlardır. Elde edilen sonuca göre, hastaların kaygısı öğrencilerden daha az çıkmıştır. Buna rağmen hastalarda bilişsel yakınmasından daha çok somatik yakınması çıkarken öğrencilerde bunun tersi bulunmuştur. Kaygı ölçeğinde ağrılı hastalar somatik belirtiler göstermişlerdir. Benzer sonuçları Watson (1982) MMPI depresyon ölçeği ile elde etmiştir.
Deneysel alt ölçekler bilişsel ve somatikte beklenen depresyon ve kaygıyı sıkınıtıyı SCL-90-R maddeleri belirlemekte ve geliştirmektedirler. SCL–90-R de çıkan sonuçlara göre, psikiyatrik ve normal popülasyonuna ulaşarak ağrılı hastaları yorumlayarak psikolojik profillerini ve sonraki uygulanacak tedaviyi belirlemede bir tavsiye olarak kullanmışlardır. Şimdiki çalışma deneysel alt ölçeklerin bilişsel ve somatik yakınmaların beklenen depresyonunu ölçek için SCL–90-R kullanmışılar ve revize edilen belirti tarama listesinin güvenilirlik ve geçerliliğini belirlemek için ayarlanmıştır. Araştırmanın ikinci başlıca amacı çeşitli klinik ağrı örneklerini karşılaştırmışlardır. Somatik endişeler ağrı çeken hastaların psikolojik belirtilerini yansıtmasından çok medikal rehabilitasyon hastalarını yaşadığı genel endişeler ile alakalıdır.
İçsel tutarlılık için her alt ölçeğin ilişkisini coefficient alpha ile hesaplamışlardır (somatik-bilişsel. Denek grup-genel popülasyon). Rapor sonucuna göre; somatik depresyon ağrı yaşayan hastalarda yüksek çıkarken fakülte örgencileri ve omurilik hastalarında yaklaşık aynı değer çıkmıştır, bilişsel depresyon da hiçbir grup için anlamlı bir bulunmamıştır. Bu da somatik depresyonun iç tutarlılığının daha kabul edilebilir olduğunu göstermiştir. SCL–90-R aynı zamanda somatik-bilişsel semptomların alt ölçeklerdeki somatizasyon, obsesif-compusif skoru ile ortalama genel popülasyonu da ölçmüştür; en yüksek ilişki bilişsel depresyon ile obsesif kompulsif arasında bulunmuştur, daha sonra onu genel sıkıntı ile somatizasyon arasındaki ilişki yer almıştır. Buna karşın, somatik depresyon skoru yüksek ilişkili somatizasyon, düşük ilişkili obsesif- kompulsif ile çıkmıştır. Ağrı çeken hastalar yüksek derecede somatik depresyon, omurilik zedelenmesi olan hastalar düşük seviyede bilişsel depresyon ve fakülte örgencileri çok önemli bir fark olmamakla bilişsel depresyonları daha yüksek seviyede olduğu bulunmuştur.
Bu çalışmada, teşhis grupları arasında genel depresyon üzerinde önemli bir fark görülmemiştir. Beklentilerin aksine omurilik zedelenmesi olan hastalar, ağrı çeken hastalara ve örgencilere göre ciddi düşük seviyede bilişsel depresyon göstermişlerdir.

Makaleyi özetleyen: Fatma Avcı

Hiç yorum yok: